Genel seçimler havasında geçen 2014 yerel seçimlerini
geride bıraktık. AKP’nin aldığı % 45, CHP’nin %28 oy oranını beklemiyorduk. 17 Aralık, cemaat, 25 Martta beklenen skandal
kasetler, Suriye ye savaş ve sosyal medyanın kapatılma olaylarının AKP’ye
hatırı sayılır oy kaybettireceği, cemaatin oylarının CHP ye geleceği düşüncesi
hakimdi. Yanıldık!
Bu ülkenin CHP ye ihtiyacı var mı? Seçim sonuçları
size ihtiyaç olmadığını söyletebilir. Lakin bu ülkenin CHP ye ihtiyacı var. Her
zaman tezin bir de anti tezi olmak durumundadır. Ülkede gittikçe güçlenen sağ
var. Ne kadar orta sağ olarak tarif
edilse de gittikçe dikta bir sağ anlayışına dönüştü. Dikta dönüşümü
engellemenin en iyi yolu karşı bir sol anlayışın olmasıyla olur. Bunun için bu
ülkenin CHP’ye ihtiyacı var. Fakat bu günkü CHP değil. Nasıl bir CHP?
1. CHP,
bu günkü ideolojisini gözden geçirip yeni ideoloji
hazırlamak durumunda. 1920’lerin ideolojisi
değil elbette. 21yy ideolojisine uygun ülke menfaatlerine, Atatürk’ün belirlediği temel ilkeler
doğrultusunda olmalı. Aydın, şekilci olmayan, kişisel çıkarlardan ziyade parti
ve ülke çıkarlarının ağır bastığı, egoların olmadığı, korkusuz, cesur,
devrimci, inançlı bir anlayışın sahip
olduğu CHP ye ihtiyaç var.
2. CHP’ye
yöneltilen dinsiz yaftasını temizlemesi gerekir. Bu partiye alınan türbanlı
vatandaşımız ile olması mümkün değil. Tarihi belgeler araştırılarak, yapılan suçlamalar çürütülmeli. Dini duyguların CHP üzerinden sömürülmesine
izin verilmemelidir. Ondan sonra türbanlı vatandaşımızın partiye üye olması
inandırıcı olur.
3. Her
oluşuma eşit yaklaşan, oy arttırabilmek için
cemaate bel bağlayan bir CHP değil.
4. Kişileri
hedef alan değil, toplumsal projeler
geliştiren, emek den yana olan bir CHP.
5. Sokağı
ve halkını çok iyi tanıyan bir CHP.
6. İdeolojileri
doğrultusunda tek ses olabilen bir CHP.
7. Giydirilen
elbiseyi taşıyan değil, kendi giydiği elbiseyi taşıyan bir CHP.
8. Özgürlüklerin
eşit şekilde yaşandığı tek ülke düşüncesinin hakim olduğu bir CHP
İstenilen sonucun olmaması bizleri karamsarlığa
düşürmemeli. Yeter ki sonuçların nedeni çok iyi analiz edilebilsin. Nazım Ustanın dediği gibi bu kavga Hürriyet
kavgasıdır. Birlik içinde yaşayacağımız aydın güzel günlere…
HÜRRİYET
KAVGASI
Yine
kitapları, türküleri, bayraklarıyla geldiler,
dalga dalga
aydınlık oldular,
yürüdüler
karanlığın üstüne.
Meydanları
zaptettiler yine.
Beyazıt'ta şehit düşen
silkinip kalktı kabrinden,
ve elinde bir güneş gibi taşıyıp
yarasını
yıktı Şahmeran'ın mağarasını.
Daha gün o
gün değil, derlenip dürülmesin bayraklar.
Dinleyin,
duyduğunuz çakalların ulumasıdır.
Safları
sıklaştırın çocuklar,
bu kavga
faşizme karşı, bu kavga hürriyet kavgasıdır.
1962 Nazım Hikmet
"Faşizm" i diline dolamış sosyalistler. Sovyet Sosyalizminin, faşizmden ne farkı vardı uygulamada?
YanıtlaSil