Ne kadar barış süreci denilse de, bana göre barış
değil mutabakat sürecidir. Barışın olabilmesi için iki halkın arasında savaşın
olması gerekir. Savaş olmadığına göre barış dan bahsetmek te mümkün değildir.
Size farklı kanallardan yapılan, fakat barış sürecini dedikleri süreci yöneten
iki kanadın açıklamaları;
1. Başbakan barış süreci için pkk lıların
silahlarını bulundukları yerlerdeki mağaralara bırakarak ya da toprağa gömerek
sınır dışına çıksınlar demişti.
2. Bu
gün Kandilden gelen açıklamalarda pkk silahlarıyla birlikte 8 Mayıstan itibaren
Kuzey Irak bölgesinde ki kamplara çekilmeye başlayacaklar.
Birinci açıklamayı duyduğumda bir vatandaş olarak
olamaz böyle bir şey dedim. Nedeni ise istenilen şartlar olmaz ise pkk lıların
sakladıkları yerden silahlarını alıp mücadeleye devam etme ihtimalinin yüksek
olmasını düşünmemden kaynaklanıyordu.
Bir ay sonra yapılan ikinci açıklama ise çok daha
vahim, kamplara geri çekilmek demek olayların gidişi istedikleri gibi olmaz ise
geri gelip mücadeleye güçlenerek devam edileceğinin göstergesidir.
26.04.2013
tarihli Vatan Gazetesine yapılan açıklamaya bir bakalım;
80'li
yılların sonundan beri PKK'yı yakından izleyen ve örgüt üzerinde çalışmaları
ile tanınan Aliza Marcus ise, “çekilme” çağrısına temkinli yaklaşıyor. Marcus'a
göre asıl önemli olan bundan sonra hükümetin PKK'nın çekilme hamlesine vereceği
karşılık.
Aliza Marcus, ABD'nin özellikle Karayılan'ın üçüncü adım olarak tanımladığı silahsızlanma sürecinde rol oynaması gerektiğini düşünüyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından atılması gereken adımların başında TBMM'de gerekli yasal çerçevenin oluşturulmasının olduğunu söyleyen Marcus, daha sonra KCK tutuklularının serbest bırakılması veya PKK bayrağı altında siyaset yapılmasına izin verilmesi gibi oldukça zorlu adımlar gündemde olacağını belirtti.
Bu bağlamda Başbakan Tayyip Erdoğan'ın önümüzdeki aylarda bu reformları yapmaktaki “başarısı”nın önemine işaret eden Marcus, “PKK militanlarının Türkiye'den ayrıldıkları gibi geri gelmeleri her zaman mümkün” uyarısında da bulundu.
Aliza Marcus, ABD'nin özellikle Karayılan'ın üçüncü adım olarak tanımladığı silahsızlanma sürecinde rol oynaması gerektiğini düşünüyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından atılması gereken adımların başında TBMM'de gerekli yasal çerçevenin oluşturulmasının olduğunu söyleyen Marcus, daha sonra KCK tutuklularının serbest bırakılması veya PKK bayrağı altında siyaset yapılmasına izin verilmesi gibi oldukça zorlu adımlar gündemde olacağını belirtti.
Bu bağlamda Başbakan Tayyip Erdoğan'ın önümüzdeki aylarda bu reformları yapmaktaki “başarısı”nın önemine işaret eden Marcus, “PKK militanlarının Türkiye'den ayrıldıkları gibi geri gelmeleri her zaman mümkün” uyarısında da bulundu.
ABD
silahsızlanma sürecinde rol oynayacak,
Pkk bayrağı altında siyaset. Bunlar kabul edilmezse geri gelecekler. Bu
şu demek reform adı altında AKP bunları gerçekleştirirse ABD arkasında,
yapamazsa destek biter. ABD ve AB Pkk
kartını farklı boyutlara taşıdığının göstergesidir.
Yeni
senaryolar yazılmakla kalmadı, sahneleniyor…