17 Ağustos 2019 Cumartesi

ÇÖKÜŞ BAŞLADI MI?


18. yıl kutlama mesajında bir umutsuzluk vardı. Bir zamanlar siyasi erkin kurucularının yeni parti kurma çalışmaları bu umutsuzluğun oluşmasında ki en önemli etkenlerden biridir. Yeni parti, siyasi erkin tabanından kuvvetle muhtemel kopmalara neden olacaktır. Yeni parti demokrasi adına bir katkı sunmayacak elbette. 
Siyasi İslâm'ın, emperyalist düşüncenin ve anti özgürlükçü fikirlerin devamı olacağından yeni partiden medet beklemek gafletine düşmemek gerekir. Yerel seçimlerde küresel şehirlerin ve küresel sermaye açısından önemli bir yere sahip olan İstanbul'un belediye yönetiminin el değiştirmesi nasıl kırılma noktası olarak kabul edildiyse, yeni parti,  17 yıldır iktidarda olan siyasi erkin yönetimden uzaklaşması için yeni bir kırılma noktası olacaktır. Demokrasinin daha ileri taşınabilmesi için daha katılımcı, daha şeffaf, daha paylaşımcı, daha sosyal, daha özgürlükçü, sayıların çoğunluğu ile değil görev insanların olduğu siyasi oluşumların olması gerekir. O zaman mevcut olan partilerin gerçekte oy alabilmek için değil ideolojilerine uygun olarak yapılanma içine girmeleri gerekecektir. Siyasi erk tüm yetkileri elinde bulundurmak için tek güç olmak için oluşturduğu güçler birliği ile demokrasiden otokrasiye geçilmiştir.
İşte otokratik uygulamaya bir örnek;
Ziraat Bankası, Botaş, Tpao, PTT, Türksat
Eti Maden , Çaykur, Milli piyango, TCDD, TDİ , Türk Telekom
THY, Halk Bank ile Kayseri Şeker Fabrikası hisselerini,
İçeren VARLIK FONU' nun satış sınırı kaldırıldı.
T.B.M.M etkisizleştirilmesi sözde demokrasi ile yönetildiğimizin bir göstergesidir. Bireylerin hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınabilmesi için güçler ayrılığının yeniden oluşturulması gerekmektedir. Bu bağlamda siyasi erkin karşısında ki ana muhalefet partisine çok büyük sorumluluklar düşmektedir. Sayıların çokluğundan ziyade, makama göre değil görevin sorumluluğunu ve yükünü kaldırabilecek görev insanlarını ve kadın kotası değil eşit olanakların verildiği eşit hakların tanındığı kadın erkek eşitliğine dayalı daha özgür, daha şeffaf, delege mantığından uzak dava insanlarına odaklı olmak durumundadır.