27 Mart 2017 Pazartesi

HALK OYLAMASI İLE  ÜLKEMİZ NEREYE GİDİYOR
16 Nisan’da yapılacak olan halk oylaması ile anayasa da yapılan değişikliklere evet veya hayır diyeceğiz. Peki bu anayasa değişikliği bize neler  getirecek?
Cumhurbaşkanı, yardımcılarını, bakanları atayıp görevden alabilecek aynı şekilde üst düzey bürokratları atama, görevden alma yetkisine de sahip olacak. Kanun yapma yetkisine sahip olacak, Ohal ilan edebilecek ve Kararname çıkartabilecek.
Milletlerarası antlaşmaları yapacak, Türk Silahlı Kuvvetlerin her türlü koşulda kullanımı Cumhurbaşkanın iki dudağı arasında olacak.
HSK’nın 6 üyesini Cumhurbaşkanı atayacak. Yükseköğretim Kurulu üyelerinin yarısını seçmek, Üniversite rektörlerini seçmek, Anayasa Mahkemesi üyelerinin yarısını, Danıştay üyelerinin yarısını, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısını ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin yarısını seçecek geri kalanı meclis atayacak peki milletvekillerini kim atıyordu? O zaman yargı bağımsızlığı değil yargı kendisini atayanın tarafında olmak zorunda kalacak. Yargı bağımsız diyebilir misin?
Görüldüğü gibi tüm yetkiler bir kişi de toplanıyorsa bu yönetim biçimine demokrasi denemez. Evet sistem yine Cumhuriyet olacak ama yönetim Demokrasi olmayacak, Otokrasi olacaktır.
Otokrasi; Yönetici, bütün siyasî yetkileri tek başına elinde bulundurur. İşte anayasa ile bizde tüm yetkileri Cumhurbaşkanına veriyoruz.
Otokrat (buyurgan) rejimlerin temel özelliği, yönetimlerin halk adına karar vermesi, kendine göre ve kendinin uygun gördüklerini dayatmasıdır.
Anayasa değişikliği bize buyuran, emir veren istediğini uygulatan bir sistemi ve yöneticiyi başımıza getirecek. Bu kişinin Ahmet veya Mehmet olması önemli değil.
Halkın kendisi için iyi, doğru ve güzel olanlara karar vermesi, sorunlarının çözümlerini kendisinin üretmesi, kendisini yönetenleri seçme hakkını ortadan kaldıracak.
Göstermelik, işlevlerini yitirmiş meclis olacak. İstiklal savaşımızda bile Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesinde, başkumandanlık görev süresi dolan Mustafa Kemal Atatürk meclise gelip konuşmasıyla meclisi ikna edip görev süresinin iki ayda uzatılmasını istedi. Irak müdahalesi sırasında Türk ordusunun Irağa girmesini isteyen cumhurbaşkanına karşı bataklığa dönene Irağa askerimizin girmesini T.B.M.M’nin engellediğini unutmayalım.
Elbette buradan size evet ya da hayır verin deme yetkisine sahip değilim.
Sadece şunu söyleyebilirim başkanlık diye dayatılan maddelerin detaylarını öğren, düşün sonra karar ver.
 Evet de bizim. Hayırda bizim.
Ama gelecek bizim değil. Çocuklarımızdan emanet aldık.

Türkân Kebeci Şahin



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder