2 Haziran Ahmed Arif
ve Orhan Kemal iki büyük ustayı kaybedişimizin yıl dönümü nurlar içinde yatın.
Ahmed Arif: Hasretinden prangalar eskittim, tüm şiirlerinin toplandığı tek kitabını 1968
yılında yayınlanmıştır. Çok satan kitaplar listesindedir. Şiirlerinde ezilenden yana ve kardeşliği
vurgulayan Diyarbakırlı şairimizin Leyla Erbil’e yıllarca duyduğu sevgisi
‘Leylim ley’ ve daha nice şiirlerinde, eşitlik ezilenlerin dili ve kardeşlik
duygusu ile harmanlamıştır. Şiirlerinin çoğu bestelenerek Cem Karaca, Grup Yorum, Fikret Kızılok, Moğollar ve Ahmet
Kaya’nın sesinden dilimize dolanmıştır.
( 2Haziran 1991)
Sevdan Beni
Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...
Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...
Orhan Kemal: Bakanlık yapmış
Abdülkadir bey ile ortaokul mezunu aydın görüşlü Azime hanımın oğludur.
Babasının siyasi durumundan dolayı Suriye’ye yerleşince orta öğrenimini yarıda
bırakır bulaşıkçılık ve matba işçiliğinde çalışır. Adana ya geri döner çırçır
fabrikalarında çalışır. 1938’de Niğde de askerliğini yaparken Gorki ve Nazım
Hikmet kitaplarını okumak ve yabancı rejimler
lehinde propaganda ve isyana muharrik" suçundan 5 yıl hapis cezasına
mahkûm edildi. 1940'ta,Bursa Cezaevi'nde tanıştığı Nazım
Hikmet'in toplumcu görüşlerinden etkilendi; kendisinden Fransızca,felsefe ve siyaset dersleri aldı. Orhan Kemal'i
şiir yerine roman ve öykü yazmaya teşvik eden de Nazım Hikmet oldu. İlk kez 1943'te İkdam
Gazetesi'nde "Asma Çubuğu öyküsünde Orhan Kemal adını kullandı. Eserlerinde toplumsal
olayları işlemiştir.
1943'te tahliye olunca Adana'ya döndü. Amelelik ve hamallık
gibi işlerde çalıştı. 1944'te doğan oğluna Nazım adını verdi. 1949'da üçüncü çocuğu Kemali'nin doğumundan sonra, 1950'de ailesiyle İstanbul'a yerleşti
ve ölümüne kadar kitap ve makale yazarak geçindi.
Bulgar Yazarlar Birliği'nin çağrısı üzerine gittiği Sofya'da, tedavi görmekte olduğu hastanede 2 Haziran 1970'te öldü.
Baba Evi 1949, Avare
Yıllar 1950, Murtaza 1952, Cemile 1952, Bereketli Topraklar Üzerinde 1954,
Suçlu 1957, Devlet Kuşu 1958, Vukuat Var 1958, Gavurun Kızı 1959, Küçücük 1960,
Dünya Evi 1960, El Kızı 1960, Hanımın Çiftliği 1961, Eskici ve Oğulları 1962 (
Eskici Dükkanı adıyla 1970), Gurbet Kuşları 1962, Sokakların Çocuğu 1963, Kanlı
Topraklar 1963, Bir Filiz Vardı 1965, Müfettişler Müfettişi 1966, Yalancı Dünya
1966, Evlerden Biri 1966, Arkadaş Islıkları 1968, Sokaklardan Bir Kız 1968, Üç
Kağıtçı 1969, Kötü Yol 1969, Kaçak 1970,
Tersine Dünya 1986.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder